Yazar: Serhat Öztürk

12 Mart 2016

Bir önceki günün adımlarını takip ederek başladı gün. Sabah kahvaltıdan sonra bir kez daha pazarın yolunu tuttuk. Tezgah sayısı artmış ve çeşitlenmişti. Ama bir cumartesi kalabalığı da basmıştı ortalığı. Ben …

11 Mart 2016

Gece odaya gidince boş durduğumuz sanılmasın. Sibel kentteki kültürel aktivitelere yoğunlaşıyor. Ben de biraz  Jack Daniels eşliğinde internet üzerinden şehrin sağını solunu kurcalıyorum. Bolonya kitaplığına baktım dün gece. 35 bin …

10 Mart 2016

Sabah yeniden doğmuş gibi kalktık ve sıkı bir kahvaltıdan sonra sokağa fırladık. Köprünün üzerinde durup tren raylarına baktık bir süre. Bolonya güneyle kuzeyi, doğuyla batıyı birbirine bağlayan İtalya’nın tarihsel kavşak …

9 Mart 2016

Villa Salatini’den  on buçukta ayrıldık. Bolonya yoluna çıkınca sonsuz tünellere daldık yine. Arada açık havaya çıktığımız nadir zamanlarda gittiğimiz yöndeki tepelerin üzerinde kar olduğu görülüyordu. On kilometrelik bir tünelden sonra …

8 Mart 2016

Bütün gece cinayetlerle uğraştım durdum. Bir seri katil kentte dolaşıp Uzak Doğulu turistleri avlıyor ve cesetlerini karanlık sokaklardaki heykellerin diplerine bırakıyormuş. Floransa ikiye bölünmüş durumda. Ben bunları, meydandaki kahvelerden birinde …

7 Mart 2016

Arabayı Impruneta meydanına park ettik. Floransa’ya otobüsle gitmeye karar vermiştik çünkü okuduklarımızdan anladığımız kadarıyla şehirde park yeri bulmak neredeyse imkansızdı, bulsak bile bir servet ödemek zorundaydık. Bilet almak için kasabadaki …

6 Mart 2016

Sibel’i uyandırmamak için parmak uçlarımda giyinip bahçeye çıktım. İşletmenin sahibi de erkenciydi. 40’lı yaşlarında bir adam, üzerinde eski gri bir pantolon, iyice yıpranmış bir gömlek ve onun üzerinde eprimiş bir …

5 Mart 2016

Gemilerden oluşmuş yüzer kasabalar olabilir diye düşünüyor insan ister istemez, insanlar gemide yaşarlar, kaptan değiştirelemeyeceği için demokrasi olmaz. Denizde, teknede yaşayan, yaşamayı tahayyül eden insanların sayısı inanılır gibi değil. Pahalı …

4 Mart 2016

Börekçi, kahveci, dejavu. Üç gündür yaptığımızın aksine bu kez Egnatia’ya inince sola kıvrıldık, ilk göz ağrımız tren garını geçtik ve sanayi bölgesine girdik. Aslında eski sanayi bölgesi. Daha önce şehrin …

3 Mart 2016

Kaldığımız otelin biraz ilerisinde nefis börekler yapan bir dükkan var. Hemen yanında ise envai çeşit kahvesi ve kocaman makineleri olan yeni bir kahveci açılmış. Doğrudan otel müşterilerini tavlamaya yönelik bir …